Üzgünüz!

Konuştuklarım bir bir çıktı.

Yazdıklarımın doğru olmasından ve bana hak verenlerle birlikte üzgünüz!

Adem Çağlayan’la olmaz dedik…

Olmadığını gördük.

Bu kişiyle de bu takım ileri gitmez dedik…

Görüyoruz.

Futbol basittir, zorlaştırmayın dedik…

Yaşıyoruz.

Macera aramayın, doğruları yapın dedik…

Sonuç ortada.

Bursaspor üzerinden deney yapmayın dedik…

Dinletemedik.

Birileri gibi sonuç yazarı olmadım ne kendimi ne de okuyucularımı kandırmadım.

Yendiğimizde dahi ne dedim ne yazdım?

Bu takım kötü oynuyor. Bu kadar kaliteli oyuncu grubu kötü oynamamalı.

Sertaç sağda olmaz, Hamza’dan santrafor olmaz, Zeki Dursun bu takımda oynamalı dedik…

Dinletemedik.

Sertaç’ı yuhalattılar ve çocuğu yok ediyorlar.

Ya Hamza?

Sağda iyi oynadı mı?

Evet.

Yeri orası Hamza’nın.

İyi de niye bu maçta yedek?

Haftalarca stoper oynayan Alperen ne yaptı?

Sağ bek olur mu?

İki gol de o kanattan geldi.

Neden Tam neden?

Yapmayın, yazık etmeyin bu takıma.

Başkan Enes Çelik.

Bunları yazdığım için üzgünüm.

Ve…

Bir gün önce Bursaspor’un önemli isimlerinden birine bunu söylediğimde “Yok Kayhan Abi yeneriz” dedi.

Dedim ki…

İnşallah yeneriz arar sevincimi, mutluluğumu paylaşırım kardeşim. Yenilirsek aramam dedim.

Üzgünüm ve sinirliyim.

Dediğim gibi aramayacağım kardeşim.

Yine yazdığımı yineleyeyim…

Bu takım kaliteli oyunculardan kurulu.

İddia ediyorum…

Korkmayan, rakibin değil, kendi oyununu rakibine kabul ettiren öz Bursasporlu bir teknik adamla bu takım şampiyon olur.

Ve ekleyeyim…

Bursaspor’un çok önemli iki eski futbolcusu devre arasında ve son 5 dakika da aradı.

Sinirli ve üzgün oldukları seslerinden net belliydi.

Başlarımız önde üzgünüz.