Sibel Öztopçu – Semih Özçalık / Bursam Medya
Düzenlenen konferansa, Eski Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, AK Parti Bursa Milletvekilleri Ayhan Salman, Refik Özen, AK Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Recep Altepe, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar ve üniversite öğrencileri katılım sağladı.
“SAVUNMA VE GÜVENLİK İÇİN BEKA ÖNEMLİ”
Konferansa, ilk sözü alan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, “Özellikle Sayın Rektör hocamıza ve arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Bursa Teknik Üniversitesi’nin bu girişimi çok değerli, çok teşekkür ediyoruz. Tahayyur ve tasavvur etmek çok önemli 2 madde. Bu konuda ülkemiz yöneticilerinin çok önemli katkılar yapabileceklerini önemli buluyorum. Bursa da ilham almak için her türlü çalışmanız var” diyerek konuşmasına başladı. Akar sözlerinin devamında, “2025 Yılı için sizlere başarılar diliyorum. Her şey bilgi üretmekle başlar. Her şeyin temelinde bilgi üretmek başlıyor. Bursa Teknik Üniversitemiz de bu noktada çok önemlidir. Savunma ve güvenlik dendiğinde ülkemizin bekası çok önemli. Savunma güvenliğimizin devamı için beka önemli. Türk olmak zor çünkü bütün dünya ile savaşmak zorundasınız. Fakat diğer taraftan Türk olmamak ta zor çünkü Türk’le savaşmak zorundasınız” ifadelerini kullandı.
“ÜLKEMİZİN BEKASINI KİMSEYE TESLİM ETMEMELİYİZ”
Akar kendisini dinleyen gençlere sık sık önerilerde bulunduğu açıklamasında, “İster birey, ister devlet, ister kurumlar olsun öncelikle yöntem konusuna dikkat etmek lazım. Şu anda dünyada ciddi bir belirsizlik var. Dolayısıyla hep birlikte çok dikkatli olmamız lazım. Çok ciddi tehlikeler var. Bu savunma ve güvenlik denen şey böyle bir şey. Her türlü tedbiri almak zorundayız” diye konuştu. Akar ayrıca İsrail’in Filistin’e karşı 1 yılı aşkındır sürdürdüğü katliama vurgu yaptı. “Gerçekten artık soykırımın ileri seviyede olduğu Filistin var. Rusya ve Ukrayna arasında savaş devam ediyor. Yemen’de İsrail, İngilizler saldırılar düzenliyor. Afrika’da balkanlarda Güney Kore’de çok ciddi sorunlar var Türkiye için meseleleri takip etmek zorundayız. Bunların gıda ve enerji kaynakları temel sebepler. Saldırgan bir tutum için de bir politika uyguluyorlar. Filistin bununla karşı karşıya. Üçüncü dünya savaşı başladı diyorlar. Şu an da hazırlık safhasındayız. Herkes birbiri ile temaslar içinde, ittifak içinde. Silahların öldürücü gücünün bu kadar arttığı böyle bir dönemde tetiğe basmak zor. Bu durumda üretimimiz çalışkanlığımız söz konusu. Hiçbir şekilde ülkemizin bekasını, selametini uluslararası müteahhitlere, yöneticilere havale edemeyiz. Hal böyle iken uluslararası kurumlar bir tek şey söyleyemiyo. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın dünya 5’ten büyüktür demesinin sebebi budur. Çok çalışacağız ve inşallah başaracağız” şeklinde konuştu.
“SOSYAL MEDYAYI KULLANMAYA TEŞVİK ETMEK LAZIM”
“Teknolojinin sınırları patladı. Üniversitelerinizin yazılım sınırlarını kullanın. Türkiyenin kaynaklarını kullanın” diyen Hulusi Akar, “İmkan ve fırsat çok, bunları değerlendirin. Yapay zeka meselesi de var. Matbaanın icadından bu teknolojiye kadar bu imkanları kullanmamız lazım. Hz. insan esassa bu kaynakları kullanmamız lazım. Dolayısıyla üniversitemizin imkanlarını kullanmamız lazım. Sosyal medyanın hakkını vermiyoruz. Akıllı insanlar sizler de kullanın. Siz kullanmadığınız için bir boşluk oluyor. Mutlaka herkesin sosyal medyayı kullanmasını teşvik etmemiz lazım. Dijiterör meselesi de var. Fetöcüden tutun PKK’ya kadar bir sürü sapık var. Dolayısıyla bu vatan bu bayrak benim diyen insanların sosyal medyada yer alıp bunlara cevap vermesi lazım” dedi.
“PKK’nın YPG’den farkı yok. Ama Amerika’ya söylüyoruz siz YPG ile çalışmak istiyorsanız söyleyin. Ama bizim aklımızla oynamayın bunların birbirinden farkı yok” sözleri ile teröre karşı her zaman dikkatli olmak gerektiğini savunan Akar, konferansın devamında şunları söyledi:
“BİR ARADA OLMAZSAK SAVUNMA VE GÜVENLİK OLMAZ”
“İslamafobiya kavramını batılılar çok güzel kullanıyor. İslamafobiya diye bir şey yok. İslam düşmanlığı diye bir şey var. Batı yanlısı basın mensupları var bunlar İslam düşmanlığını yaydılar. O kadar katliam saldırı oluyor hiç onların adını duyduk mu dolayısıyla bu duruma vakıf olup bakmamız lazım. İslam islamdır, müslüman müslümandır. Radikal İslam gibi değişik birtakım kavramlar var bunlara dikkat edip bu oyunlara geçmemeliyiz. Savunma güvenliğimizin temeli o ülkede yaşayan milletlin birlik ve beraberliğidir. Yani bu işin başı da eğitim eğitim eğitimdir. Bunu yerine getirirsek savunma ve güvenliğimizi yerine getireceğiz. Hepimiz tek tek önce insanız sonra mensubu olduğumuz bir devlet var oranın vatandaşıyız. Dolayısıyla ilk çocukluktan itibaren öğretilmesi gerekiyor ki topluca bir takım olmalıyız. Beraber faaliyet göstermezsek yurdumuzu savunamadığımız sürece 85 milyonu bir arada tutmadığımız sürece savunma ve güvenliğimizi sağlayamayız.”
‘TÜRKİYE ARTIK BİR ÖZNE HALİNE GELDİ’
Hulusi Akar, “Bunları ciddiye almak zorundayız. Bu işlerin şakası yok. Her türlü olasılığı düşünmek zorundayız. 15 Temmuz’daki hain darbe girişimine nasıl karşı durduysak, o duruşumuzu hatırlamamız lazım. Dik olacağız fakat dikleşmeyeceğiz. Kibirli olmayacağız. Ülkemizin geleceği için bu çok önemli. Bizim bütünlüğümüz parçalanmaz. Parçalamak isteyenler olur mu? Olur. Bunların kimi denizlere döküldü, kimi de topraklara gömüldü ve gömülmeye devam ediyor. Türkiye’nin her yönüyle büyük bir devlet olduğunu her zaman hissedin. Bunu yaşayın. Türkiye, şu an geldiği noktayla herkes için bir gurur meselesidir. Uluslararası ortamda Türkiye artık bir özne haline geldi. Türkiye’yi seversiniz veya sevmezsiniz; fakat Türkiye’siz bir hesap yapamazsınız. Yapamayacaksınız. Türkiye ile mutlaka konuşup anlaşmanız lazım. Suriye olayında olduğu gibi, denklemde mutlaka Türkiye’nin olması gerekiyor. Atalarımız gerçekten barışı, huzuru ve adaleti sağladılar. Gittiğiniz zaman pek çok bölgede Türkiye’ye karşı büyük bir muhabbet olduğunu görürsünüz. Bu nedir? Biz hiçbir zaman sömürgeci ve emperyalist olmadık. Osmanlı’dan sonra 30 devlet çıktı. Hiçbiri Türkçe konuşmuyor. Bazıları, ‘Keşke konuşsalardı’ diyor. Hayır, o zaman 600 sene değil, 70 sene olurdu. Dolayısıyla biz, onların devamında gerçekten bir özne olarak elimizden geldiğince çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türkiye, çok şükür, söz dinleyen değil, sözü dinlenen bir ülke haline geldi. Bununla ne kadar gurur duysak azdır” ifadelerini kullandı.
‘PKK VE YPG HİÇBİR ZAMAN KÜRTLERİN TEMSİLCİSİ DEĞİLDİR’
Türkiye Cumhuriyeti’nin terörle mücadelesinin devam ettiğini aktaran Akar, “Türk Silahlı Kuvvetleri, vazifesini mevzuata uygun bir şekilde her zaman gerçekleştirdi. Bundan dolayı ne kadar gurur duysak azdır. Masum insanlara hiçbir zaman zarar verilmedi. Bazı fitne ve fesat yuvaları, bu durumu saptırmaya çalışıyor. Ancak bizim alnımız açık, sicilimiz temiz. Mehmetçik, girilemez denilen yerlere girdi; çıkılamaz denilen yerlerden çıktı. İster Suriye’de ister Kuzey Irak’ta olsun, bunları önlemenin iki yolu var: Ya silah bırakıp teslim olacaklar ya da bulundukları çukurlara gömülmeye devam edecekler. Kürtler ile Türkler kardeştir. Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti samimidir. Çanakkale, Milli Mücadele ve 15 Temmuz’da hep beraber mücadele ettik. Şehitliklerde Kürdü, Türk’ü, Arabı hep birlikte yatıyor. Bizim birlik ve bütünlüğümüz hayati önem taşıyor. Biz her şeyimizle kardeşiz. Tek yumruk ve tek yürek olarak mücadelemizi sürdüreceğiz. PKK ve YPG hiçbir zaman Kürtlerin temsilcisi değildir. PKK-YPG, hiçbir zaman Kürt değildir. Geçenlerde bir PKK’lı öldü ve cenazesinde Ermeni bayrağı vardı. En son terörist etkisiz hale gelene kadar mücadeleye devam edeceğiz. Bunların bulundukları barınak ve sığınaklar başlarına yıkıldı, yıkılmaya da devam edecektir. Şehitlerimizin kanını hiçbir zaman yerde bırakmadık ve bırakmayacağız. Arkanızda kim olursa olsun, bunların hiçbir faydası yok. Bizim durmamız söz konusu bile değil. Ülkemizin güvenliğini sağlamak bakımından yapmamız gereken ne varsa, bugüne kadar yaptık; bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz” dedi.
“KİMSE EGEMENLİK HAKKIMIZI ENGELEYEMEZ”
Akar, “Denizlerimizde ve hava sahamızda her türlü egemenlik hakkımızı kullandık ve kullanıyoruz. Bunu hiç kimse engelleyemez. Türkiye’nin 12 bin kilometre kıyısı var. Biz bir deniz ülkesiyiz. Denizlerimizdeki haklarımızı kullanmakta azimli ve kararlıyız. Bunun için her türlü gücümüz var. Kıbrıs, bizim milli meselemizdir. Geri adım atmadık, atmayacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Bizi burada geçimsiz ilan ediyorlar. ‘Doğu Akdeniz’de sorun çıkardı’ diyorlar. Meis Adası hemen karşımızdadır. Tarihte bir şekilde atlanmış ve Yunanlıların olmuş. Meis Adası’nın Türkiye’ye uzaklığı 1950 metredir. Bizim harp okullarındaki subay adaylarımızın yüzme standardı 2 bin metredir. Dolayısıyla ada, yüzme mesafesindedir. Yunanlı arkadaşlar, ‘O zaman yüzün’ dediler. ‘İnşallah bir gün gelecek, onu da yaparız’ dedik. Bu ada için 40 bin kilometrekare deniz yetki alanı istiyorlar. Biz buna ‘hayır’ deyince adımız geçimsiz oluyor. Evet, geçimsiziz. Bunu kabul etmeyeceğiz. Şu anda Mehmetçiğin ihtiyaçlarının yüzde 80’ini yerli ve milli olarak karşılayacak duruma geldik. Biz, parasını verdiğimiz halde silah alamadık. Vermediler. Bunu da ‘ambargo var’ diye söylemediler, sürekli ileri tarihlere gün vererek durumu sürdürdüler. Biz şimdi inşa ve imar ediyoruz. Dost ve müttefik ülkelere satıyoruz” açıklamasında bulundu.
Yıldırım’da 7 mahallede kentsel dönüşüm başlayacak